GAZİANTEP İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

ADAY ÖĞRETMEN YETİŞTİRME SÜRECİ 1. DEĞERLENDİRME TOPLANTISI YAPILDI.

İlimizde adaylık eğitimlerini alan, aday öğretmenlere yönelik yetiştirme sürecinin değerlendirilmesi kapsamında toplantı yapıldı. Özel Sanko Okulları konferans salonunda yapılan toplantıya Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI telekonferans yoluyla katılırken, salondaki toplantıya İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Cengiz METE, Maarif Müfettişleri Başkanı Sayın Mustafa SOLAK, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Sayın Yusuf TÜFEKÇİ, Şehitkâmil İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Mehmet YAĞCI, Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Yasin TEPE, Özel Sanko Okulları Müdiresi Sayın Handan ŞAHİNTAŞ ve aday öğretmenler katıldı. 
ADAY ÖĞRETMEN YETİŞTİRME SÜRECİ 1. DEĞERLENDİRME TOPLANTISI YAPILDI.

 

İlimizdeki toplantı salonundan ATO Congresium´da düzenlenen toplantıya telekonferans yöntemiyle bağlanıldı.  Ankara’da yapılan toplantıyı, 81 vilayetimizdeki öğretmenlerle eş zamanlı olarak ilimizdeki aday öğretmenler de izlediler. Telekonferans yoluyla gerçekleşen toplantıya, Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU ve Millî Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI  katıldı.

ATO Congresium´da düzenlenen toplantıda, aday öğretmenlere "Değerli meslektaşlarım" diyerek hitap eden Başbakanınız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, konuşmasını kürsüde değil, aracısız bir hoca gibi yapmak istediğini belirtti.

"Başbakan olarak çok konuşma yaptım ama beni en fazla heyecanlandıran, mutlu eden, tekrar kendimi bir sınıfta hissettiren konuşma, bu konuşma" ifadesini kullanan Başbakanımız Sayın Ahmet  DAVUTOĞLU, şunları söyledi: " Millî Eğitim Bakanlığımızın ve hükümet olarak bizlerin eğitimde yaptığımız katkıları paylaşacak değilim. Şimdi burada sizlerle hasbıhal etmemin ana odağı, bir öğretmen olarak benim yaşadığım tecrübeler ve öğretmenlerimden öğrendiğim temel mesleki sırları sizlerle paylaşmak. Hayatta üç ilişki gördüm ki ve bizzat yaşadım ki bunların üçü de var oluşsal ilişkidir, mevkiyle, makamla, unvanla sınırlı olmayan ilişkiler. Birincisi ebeveyn- çocuk ilişkisi, öyle bir ilişki ki başladığı andan itibaren kendi doğasını şekillendiriyor, o ilişkinin içine kimse nüfuz edemiyor. Bir anne ile çocuğu arasındaki ilişkiye herhangi bir tarafın nüfuz edebilmesi mümkün değil. İkincisi, eşim üzerinden tanıdığım doktor-hasta ilişkisi. Doktor-hasta ilişkisi de hiç kimsenin nüfuz edemeyeceği, bambaşka bir psikolojik bağ. Ama kendi tecrübemden, tanıdığım, bildiğim, yaşadığım ve her an yaşamaya hazır hissettiğim bir ilişki var ki o da hoca-talebe ilişkisi."

Yeni aday öğretmenlerin çok şanslı olduğunu vurgulayan Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, "Adım attığınız meslek, insanlık tarihinin en kadim mesleğidir. Hiçbir şey, hiçbir dış faktör, hoca ile talebe arasına giremez. Bir kez hoca oldunuz mu, öğretmen oldunuz mu, bir kez bunu tattığınız zaman bunu mesleki haz olarak değil, insani haz olarak yaşadığınız zaman, hep hoca olmak, hep öğrenci olmak istersiniz." diye konuştu.

"Öğretmenliğin kaynağı unvan değil, sevgidir"

"Şunu da unutmamak lazım, öğrenci-öğretmen iki ayrı kategori değildir. Her öğretmen aynı zamanda öğrencidir" diyen Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, sözlerine şöyle devam etti: "Her öğretmenin öncelik vermesi gereken şey, haddini bilmek. Her an yeni şeyler öğrenmek ihtiyacı içinde olduğunu bilmek, her öğretmeni öğrenci olarak görmek gerekir. Bazen de öğrenciler size öğretir, hayatın gerçeklerini. Bazen öğrenciler üzerinden tanırsınız insanın en mahrem doğal yönlerini. Bu açıdan bakıldığından sizlere tecrübe ettiğim ve örnek aldığım öğretmenlerden öğrendiğim bu mesleğin sırlarını 3 boyutta ele almak isterim. Birincisi, öğretmenliğin, hocalığın kaynağı unvan değildir, araçlar da değildir, öğretmenliğin kaynağı, sevgidir."

Çocuğa ileride çınar olacak bir fidan gibi bakılmalı

Öğretmenlerin öğrencilerine ilişkin sezgileri bulunduğunu aktaran Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU çocuğa ileride çınar olacak bir fidan gibi bakmayan öğretmenin, sağlıklı bir öğretmen öğrenci ilişkisi kuramayacağını belirterek, öğretmenlerden, öğrencilerle ilişkilerini konjonktürel veya maaş ilişkisi şeklinde değerlendirmemelerini istedi.

Öğrenci-öğretmen ilişkisi coğrafi, etnik, dini ve mezhebi temele dayanmaz

Öğrenci öğretmen ilişkisinin coğrafi, etnik, dini, mezhebi bir sınırı bulunmadığını aktaran Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, öğrencisine dini, dili, mezhebi veya etnik kökenine göre yaklaşan, bu nazarla bakan öğretmenin mesleğine en büyük ihaneti yapmış olacağını ifade etti. Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, "Karşınızdaki Müslüman olur, Hristiyan olur. Karşınızdaki Türk olur, Acem olur, Kürt olur, Alman olur, İngiliz olur. Ama hepsi size emanet edilmiş, Allah´ın eşrefi mahlûkat olarak yarattığı en yüce varlıklardır ve size emanettir. Bir tanesine dahi ´şu benim hemşehrimdir, şu benim akrabamdır, şu benim dostumdur, şu benim arkadaşımın çocuğudur özel muamele edeyim´ derseniz, öğretmenlik mesleğini anlamış değilsiniz demektir" değerlendirmesinde bulundu.

"Öğrenci üzerinde kalıcı etki bırakın"

Öğretmenin öğrenci üzerinde kalıcı etki yapmasının önemli olduğunu aktaran Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, "Bir an önce dersi bitirip eve gideyim diyen bir öğretmen, öğretmenlikten nasibini almamıştır. Yine ´şimdi beni Doğu´ya gönderdiler, buradan işimi bitirip de bir an önce eş tayini dolayısıyla Batı´ya veya başka bir yere gideyim´ diye çabalayan bir öğretmen, dikkatini ders vermekten başka bir alana dağıtmışsa öğretmenlik yapamaz" dedi. Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, medeniyetler arası bir kitabı yazmak için özellikle tercih ederek gittiği Malezya´da tanıştığı öğrencileri ile hala karşılaştığını aktardı. 

Öğretmenlere "şehirden öğrenme" yöntemi

Ayrıca, Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU´nun özel önem verdiği ve her fırsatta önemine işaret ettiği ‘şehirden öğrenme’ yöntemine uygun olarak da öğretmenlerin hem yaşadıkları hem de görev yapacakları şehirlerin kültürünü, sanatını ve tarihi mirasını yerinde görerek birikimlerini zenginleştirdiklerini belirten Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI, "Bütün bu süreçlerdeki tecrübelerin, aday öğretmenlerimiz ve danışman öğretmenlerimizin sürece ilişkin paylaşımlarının, Eğitim Bilişim Ağı´nda (EBA) hazır edilen ´günlük´ sayfasında paylaşılmasının da son derece faydalı bir mesleki gözlem külliyatı oluşturmasını ümit ediyoruz." diye konuştu. 

Toplam 774 saat olan Aday Öğretmen Yetiştirme Programının, 1 Mart 2016´den beri devam ettiğini, programın 31 Ağustos 2016´da sona ereceğini ve yeni öğretmenlerin 1 Eylül 2016´dan itibaren yeni görev yerlerinde hazır olacaklarını aktaran belirten Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI, "Gözlem, uygulama ve hizmet içi eğitim ana başlıklarından oluşan Aday Öğretmen Yetiştirme Programımızın faydalı olacağına ve ´insan, insan gölgesinde yetişir´ kadim düsturunu hayata geçireceğine yürekten inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Törene katıldığı için Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU´na şükranlarını sunan Milli Eğitim Bakanımız Sayın Nabi AVCI, aday öğretmenlere, Türkiye´nin istikbalini inşa etmede üstlenecekleri görevlerde başarılar diledi, danışman öğretmenlere de üstlendikleri ulvi görev için teşekkür etti. 

Toplantının sonunda bir aday öğretmen tarafından Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU´na çiçek takdim edildi. Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU ile eşi Sayın Sare DAVUTOĞLU, Millî Eğitim Bakanımız Nabi AVCI ve bazı aday öğretmenlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

Telekonferans yoluyla yapılan toplantının izlenmesinin ardından, Salondaki aday öğretmenlere yönelik konuşmalar yapıldı. İl Milli eğitim Müdürümüz Sayın Cengiz METE’den önce kürsüye gelen katılımcılar aday öğretmenlere yönelik başarı dileklerini içeren selamlama konuşmalarını yaptılar. Daha sonra aday öğretmenler adına Mehmet Nurettin Horoz Lojistik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi aday öğretmenlerinden Cemal AKÇAKAYA konuşmasını yaptı. Konuşmasında, adaylık eğitiminin kendisine meslek deneyimi açısından çok faydalı olduğunu böyle bir çalışmanın eğitim camiamız için çok büyük bir adım olduğunu ve kendisini tecrübeli bir öğretmen gibi hissetmesini sağladığını söyledi.

Aday öğretmen yetiştirme süreci 1. değerlendirme toplantısının kapanış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Cengiz METE:” Birlikte güzel şeyler başaracağız, bu bakanlığımızın devrim niteliğinde bir çalışması alanda bunun nasıl yansıması olduğunu sizlerden öğreneceğiz.” dedi. Öğretmenlerimizin İlk defa ülkemizin her köşesine görev yapmaya gideceklerini, eskiden bu adaylık sürecinin daha zorlu ve uzun geçtiğini ifade etti. Şu anda uygulanmakta olan adaylık eğitiminin öğretmenlerimiz için bir fırsat olduğunu,  danışman öğretmenlerle buluşarak bir hizmet içi eğitim mantığıyla onlardan tecrübe edinildiğini, bunun meslek hayatına başlarken öğretmenlerimiz için çok faydalı olduğunu dile getirdi. İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Cengiz METE:”  Adaylık eğitimi süreci çok  önemli, bundan inanılmaz bir tecrübe kazanacaksınız. Danışman öğretmenlerinizin bilgi ve birikimini mutlaka takip edin. Her bireyin farklı olduğunu unutmadan mesleğimize aşkla, sevgiyle bağlanarak ve her şeyin başında bu meslekte inançla yürüdüğünüz takdirde güzel sonuçlar elde edeceksiniz. Görev süreniz boyunca mesleğinizi aşkla ve şevkle yapacağınıza inanıyorum. Sizlere ailemize hoş geldiniz diyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.” dedi. 

Konuşmaların ardından Aday Öğretmen Yetiştirme Süreci 1. Değerlendirme Toplantısı sona erdi.

 

 

 

 

 

 

31-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-201631-03-2016

 

 

 

 

 

 

 

Pancarlı Mahallesi Ketayün Büyükbeşe Sokak No 8 Şehitkamil / GAZİANTEP - 0342 2802700

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.